Semerkand Dergi Sayı: 285 - Eylül 2022

Semerkand Dergisi, Eylül sayısında "Süslü Püslü Hayatlar” başlıklı ayın konusuyla okuyucusu ile buluşuyor.

Atilla Pamirli’nin kaleme aldığı yazı, bugünün insanlarının moda ve gösterişle olan imtihanına değiniyor. Zâhirle ilgili takıntıların insanın içindeki bir boşluğu doldurma çabası olduğunu anlatıyor. Güzelliği, Cenâb-ı Hakk’ın değil nefsin hoş gördüğü kriterlerde aramanın daha derin boşluklara yol açacağını vurguluyor. Asıl meselenin kalp güzelliği olduğunu hatırlatıyor.

Özellikle "Güzel olmak mı güzel görünmek mi?”, "Küresel endüstrinin müşterileri”, "Güzellik sanayiinin çirkinlikleri”, "Modalar, trendler ve insan onuru”, "Gerçek güzellik”, "Çirkinliği güzel görmek” başlıkları ile ön plana çıkan yazı meseleye şu satırlarla dikkat çekiyor:

"Bedenimiz bize Rabbimizin bir emaneti. O mukaddes emaneti belli modaların peşinde, başkaları beğensin, beğenilenlere benzeyelim diye eğip bükmeye, ekleyip çıkarmaya başladığımızda o emanete ihanet etmiş oluyoruz.

(…) Kozmetik ve estetik ürünlerinin ve bu alandaki faaliyetlerin tümüne birden "güzellik endüstrisi” deniyor. Düşünsenize, güzelliğin de bir sanayisi var. Bu bile "güzellik” anlayışının nasıl sınâî, sun’î, yani yapay ve ticarî olduğunu bize gösteriyor. İnsanlar güzellik aramıyor, onlara güzellik satılıyor.

(…) Güzellik, kulun doğruluk ve iyilik ile beraber üç temel sıfatından biri. Kul, doğru ve iyi işleri yaparken de güzel olmalı. Güzelliği esas alan medeniyetimiz, Endonezya’dan Fas’a, Tanzanya’dan Sibirya’ya kadar müthiş örnekler ortaya koymuş. Mimarîden kıyafete, kitap sanatlarından şehirciliğe kadar... Tevhidin gereği olarak sûrete değil, sîrete odaklanmışız.”

Başyazar Muhammed Mübarek Elhüseyni bu ay "Müminin Dayanağı” başlıklı yazısında tevekkül kavramını anlatıyor. Tevekkülün iman ile irtibatlı olduğunu ve ancak iman ölçüsünde kuvvetleneceğine dikkat çekiyor. Tevekkülün peygamberlerin en önemli vasıflarından biri olduğunu hatırlatıyor, hayatlarından örnekler veriyor.

Semerkand Dergisi’nde ayrıca Sıtkı Çoban’ın "İlke, Ölçü ve Güç”, Abdurrahman Mıhcıoğlu’nun "Allah’ın Vaadi ve Halimiz”, Hüseyin Hilmi Arslan’ın "Sorular”, Yakup Sevimli’nin "Tek Söz Uçsuz Bir Deniz: Besmele”, Ali Yurtgezen’nin "Nefret Ediyorum Öyleyse Varım!”, Cemal Altundaloğlu’nun "Ye Kürküm Ye!”, Selim Uğur’un "Bavul”, İbrahim Baran’ın "Çok Yenildik Yetmez mi?”, başlıklı yazıları dikkat çekiyor.

"Hal Dili”, "Nasihatler”, "Derviş Bohçası”, "Güldeste”, "Saadet Asrından”, "Şiir”, "Tavan Arası”, "Tarih”, "Dünya Hali” köşeleri de ilgi çeken konularıyla okurlarını bekliyor.